Gazze'de eğitim zili çaldı, Eyyubiler'den kalma okulun kapıları açıldı

2009 yılında kuramsallaştırılan “educide” yani eğitimin sistematik olarak hedef alınması politikası, 8 Ekim 2023 sonrası Gazze’de İsrail tarafından yoğun bir şekilde uygulandı. Bu süreçte birçok okul ve üniversite ağır hasar görerek yok edildi ve bu da nesillerin eğitim haklarından mahrum kalmasına yol açtı. Ancak 10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkesle birlikte eğitim hayatı tekrar hareketlendi.

700 yıllık köklü tarihi geçmişiyle dikkat çeken El-Kemaliyye Okulu, çatışmalar nedeniyle yıkılan birçok okulun yokluğunu kısmi olarak doldurmak üzere yeniden eğitim vermeye başladı. Sabahçı ve öğlenci uygulamasıyla kurulan sınırlı kapasite kapsamında sadece 300 öğrenci kabul edildi. Okul müdiresi Fayide Abdulkerim el-Issi, mevcut imkanların kısıtlı olduğunu ve öğrencilerin yerde oturmak zorunda kaldığını belirtiyor. Ayrıca, çok sayıda velinin çocuklarını kayıt ettirmek için başvurmasına rağmen kapasitenin yetersiz kaldığı ifade ediliyor.

Yaklaşık iki buçuk yıldır kesintiye uğrayan eğitim süreci, öğrencilerin temel bilgilerini kaybetmelerine neden oldu. Bu yüzden öğretmenlerin sıfırdan başlamak zorunda kaldığı ifade edilmekte. Filistinli aileler ise okulların yeniden onarılmasını ve eğitim hizmetinin devamı için gerekirse çadırlar gibi alternatif mekanlar sağlanmasını talep ediyorlar. Anne Aişe Lubbad, üçüncü yılın getirdiği bitkinliği “Bu kadar cehalet yeter” sözleriyle dile getiriyor.

Öğrenciler de eski okullarını ve eğitim ortamlarını çok özlüyor. Kemaliyye Okulu 4. sınıf öğrencisi Selva Attal, okulun kendine has oyun alanlarından ve sosyal imkanlarından yoksun olduklarını, burada yalnızca derslerin olduğunu vurguluyor.

Gazze’deki bu gelişmeler, İsrail’in iki yıl süren şiddetli saldırılarının ardından yeniden başlayan eğitim sürecinin önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilebilir. Üstelik yalnızca okulların açılması değil, eğitimde erişim ve kalite konusundaki iyileştirme çabaları da özellikle 2026 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda yer alan eğitim hedefleriyle paralel bir dönüşüm ihtiyacını ortaya koyuyor. Aynı program kapsamında okul öncesi eğitimden başlayarak öğrencilere erken yaşta bilinçli tüketici eğitimi verilmesi gibi adımlar gündemde bulunuyor. Bu kapsamda bölgesel ve küresel eğitim alanında yaşanan gelişmeler, Gazze’deki yeniden yapılanma süreçlerine ışık tutabilir.

Sonuç olarak, İsrail’in Gazze’ye yönelik soykırıma varan saldırılarıyla büyük bir eğitim yıkımının yaşandığı bölgede, 10 Ekim ateşkesi sonrası başlayan yeniden açılma süreci, hem eğitim hakkının geri kazanılması hem de yeni eğitim politikalarının uygulanmaya başlanması açısından büyük önem taşıyor.