Suriye, yeni hükümetinde mekik diplomasisi uyguluyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın geçtiğimiz hafta Washington ziyareti sonrası, ABD Başkanı Donald Trump’ın Şam’a gerçekleştirmeyi planladığı ziyaret için hazırlıkların başladığı bildirildi. Diplomatik kaynaklar, Trump’ın ‘Yakında bir anlaşma olacak ve bunu Şam’da ilan etmek istiyorum’ ifadelerini kullandığını aktardı. Bu görüşmeler kapsamında, ABD yönetimi Suriye’ye uygulanan uluslararası yaptırımları 8 aylığına askıya aldığını duyurdu; İngiltere hükümeti de benzer bir adım attı.

ABD-Suriye ilişkilerinde yaşanan bu diplomatik hareketlenmenin yanı sıra, Suriye Dışişleri Bakanı Es’ad Hasan el-Şeybani Çin’in başkenti Pekin’e resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Bu ziyaret, Esed rejiminin yıkılmasının ardından Suriye’den Çin’e yapılan ilk resmi diplomatik ziyaret olarak kayda geçti. Çin, Mart 2011’de başlayan Suriye devriminde Esed rejimini siyasi olarak desteklemiş, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Rusya ile birlikte Suriye’ye karşı sunulan tüm kararları veto etmişti. Diplomatik kaynakların belirttiğine göre, ABD’nin yaptırımların kaldırılması için BMGK’ya sunmaya hazırlandığı tasarı, Çin yönetiminin Doğu Türkistanlı savaşçıların varlığını gerekçe göstererek karşı çıkması nedeniyle engelleniyor. Şeybani’nin bu konuda Pekin yönetimini ikna etmeye çalıştığı ifade ediliyor.

Bölgesel düzeyde ise, Syria TV’nin özel kaynaklara dayandırdığı habere göre, Ürdün yönetimi Suriye’nin güneyindeki Suveyda bölgesinde yasa dışı silahlı Dürzi gruplar tarafından oluşturulan kriz için bir yol haritası hazırladı. Ürdün, Dürzi grupların Ürdün ile sınır kapısı açılması talebini reddederken, sorunun Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruyacak şekilde çözülmesi amacıyla bölge ülkeleriyle koordinasyon içinde hareket ediyor. Suveyda’dan bir heyetin, konuya ilişkin görüşmeler yapmak üzere Amman’a gittiği bildirilmekte.

Bu gelişmeler, Suriye’nin Esed rejiminin yıkılması sonrası uluslararası siyasette yeniden aktif rol almaya başladığını ve özellikle ABD ve Çin ile diplomatik irtibatlarını güçlendirme çabası içerisinde olduğunu göstermekte. Aynı zamanda bölgesel istikrar için ise Ürdün gibi komşu ülkelerin aktif diplomatik girişimleri devam etmektedir.