Latin Amerika liderinden Trump'a viral sözler: 'Yalancısın!'

Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, Santa Marta’da gerçekleştirilen 3. Latin Amerika ve Karayip Halkları Sosyal Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, ABD eski Başkanı Donald Trump ve Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio’ya yönelik güçlü eleştirilerde bulundu. Petro, bu konuşmasında sadece Latin Amerika halklarına değil, küresel çapta politikalara da cesur bir meydan okuma sundu.

Petro, Trump’a yönelik “Ey yalancı Trump! Mızraklı köylü orduları güçlü kuvvetleri yendi, sizi yine yeneriz” ifadeleriyle köklü direniş mirasını hatırlattı. Senatör Rubio’yu da hedef alan Petro, “Ey yalancı Rubio, öldürdükleriniz uyuşturucu kaçakçısı değil. O insanlar yoksul emekçilerdi. Uyuşturucu kaçakçıları zaten sizin Miami’deki ofislerinize gittiler; seçimle iş başına gelmiş bir başkanı devirmek için” diyerek sert eleştirilerde bulundu.

ABD’nin bölgedeki askeri varlığını eleştiren lider, “Altın kartal kondora saldırmaya kalkarsa jaguar uyanır. Jaguarı uyandırmayın. Bolívar’ın vatanıyla uğraşıyorsunuz” sözleriyle halklarının tarihsel direniş gücüne vurgu yaptı.

“İKİ KİŞİ KENDİNİ YALNIZ HİSSEDİYOR”

Aynı zamanda Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaşanan tutumları değerlendiren Petro, “İki kişi kendini tamamen yalnız hissediyor: Bay Trump ve Netanyahu. Netanyahu’dan biraz daha zeki olan Trump, bunun ne anlama geldiğini anladı” ifadeleriyle ABD ve İsrail’i hedef aldı.

Gazze’deki gelişmeleri “küresel güç deneyi” olarak niteleyen Kolombiya lideri, “Bu sadece Filistin halkına değil, tüm dünya halklarına verilen bir mesajdır. Ve bu sadece Gazze ile sınırlı kalmayacak” şeklinde uyarıda bulundu. Petro, Batı dünyasını ise “barbarlıkla” suçlayarak, “Demokrasi öldü, barbarlık hüküm sürüyor. Bu sistem insan hayatından çok kârı tercih ediyor” dedi.

Son olarak ABD ile ilişkilerde eşitlik ve boyun eğmeme temelinde diyalogun mümkün olduğunu belirten Petro, “Bize yardım ettiklerini söylediler ama bu bir yalandı. Kolombiya’ya ücretsiz bir silah bile gelmedi, NATO’dan yalnızca para vererek silah aldık” sözleriyle Washington’a net mesajlar verdi. Bu açıklamalar, Latin Amerika’da yükselen anti-emperyalist söylemin ve bölgesel bağımsızlık vurgusunun çarpıcı bir örneği olarak öne çıkıyor ve bölgedeki siyasi iklimin yeniden şekillenmesinde belirleyici olabilir.