Yapay Zekadan Endişe Duyan Yaratıcısı: ChatGPT CEO'su Sam Altman’dan Tüyler Ürperten Açıklamalar!

OpenAI’nin CEO’su Sam Altman, GPT-5 olarak adlandırılması beklenen yeni nesil yapay zeka modelini test ederken yaşadığı bir deneyimin kendisini derinden etkilediğini ve korkuttuğunu dile getirdi.

Altman, teknolojinin bu denli hızlı ve denetimsiz bir şekilde ilerlemesini, atom bombasının geliştirildiği Manhattan Projesi’nde çalışan bilim insanlarının hissettiği tarihsel kaygıya benzetti. “Beni sarsan bir an yaşadım. Bu, bana Manhattan Projesi’ni anımsattı” ifadelerini kullandı.

Altman’ın bu açıklamaları, yapay zekanın kontrol dışına çıkıp çıkmadığına yönelik dünya çapındaki tartışmaları bir kez daha gündeme taşıdı.

GPT-5’in Hızından Kaynaklanan Endişe

Sam Altman’ı bu kadar etkileyen unsur, yalnızca yeni modelin sahip olduğu güç değil, aynı zamanda gelişimindeki inanılmaz hız oldu.
Altman, “Bu sistemde, onu inanılmaz derecede hızlı kılan bir özellik var ve bu beni tedirgin ediyor” diyerek, teknolojinin insanlığın kavrama ve kontrol etme yeteneğini aşan bir noktaya ulaştığını ima etti.

Ağustos ayının başında tanıtılması planlanan ve dahili test süreçleri büyük ölçüde tamamlanmış olan GPT-5’in, bazı görevlerde beklenmedik derecede hızlı ve bağımsız hareket ettiği gözlemleniyor.

“Artık Bunu Durduracak Kimse Yok”

Altman’ın kaygılarının temelinde, teknolojiyi denetleyecek bir mekanizmanın bulunmaması yatıyor. “Bunu durdurabilecek kimse kalmadı” diyerek durumu net bir şekilde özetleyen CEO, yapay zekanın gelişim hızının, yasal düzenlemelerin çok ötesinde olduğunu vurguladı.

Uluslararası bir denetim organının, güvenlik protokollerinin ve etik kuralların eksikliğini, “pilotsuz bir yarış” olarak tanımladı.
Altman’ın en dikkat çekici sözlerinden biri, durumu çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor:
“Odada ‘Tamam, her şeyi durduralım. Bunu keselim.’ diyebilecek bir yetişkin bulunmuyor.” Bu ifade, teknoloji sektörünün önde gelen isimlerinin bile bu hızla ilerleyen teknoloji karşısında nereye sürüklendiklerini tam olarak bilemediklerini gösteriyor.

Asıl Tehlike Model Değil, Kontrolsüz Yayılımı

Altman, bu açıklamalarıyla GPT-5’in kendisinin tehlikeli olduğunu söylemiyor. Ancak, bu teknolojinin yanlış yönetilmesi halinde dağıtımının ciddi riskler taşıyabileceği konusunda açık bir uyarıda bulunuyor.
GPT-4’ün bile inandırıcı yanılsamalar üretebildiği, insan davranışlarını taklit edebildiği ve zararlı kodlar oluşturabildiği göz önüne alındığında, bir sonraki sürümün potansiyeli hem merak uyandırıyor hem de haklı bir endişe yaratıyor.
“Biraz korku hissetmek faydalı olabilir,” diyerek sözlerini yineleyen Altman, bu içten itirafıyla aslında tüm dünyaya şu kritik soruyu yöneltiyor: Bu teknolojiyi yönlendirmek için hâlâ zamanımız var mı, yoksa kontrol edemediğimiz bir gücün peşinden sürüklenmeye mi mahkûmuz?